Acil Durumlarda Ve Açık Yaralarda Hızlı Yara İyileşmesi Amniyotik Membran

AMNİYOTİK MEMBRAN NEDİR?

Hızlı yara iyileştirmede şu an bilinen en etkili yara örtüsü ;hücre içermeyen amniyotik membrandır.  Doğuma kadar bebeği besleyen zar olan plesenta, doğumdan sonra atılıyordu. Bunun yerine plesentada bulunan hücreler laboratuvarda yok edilir ve sadece besleyici olan amniyotik membran elde kalır. Antibakteriyel bir sıvı içerisinde yaraya uygulanmak üzere saklanır.  

İlk olarak 1910 yılında deri naklinde kullanıldı.  1940 yılında ilk kez belgelenerek göz ve yanıkta kullanıldı. 1990 yılından bu yana Amerika’da tanıtılarak kullanılmaya başlandı. 

İçerisinde hiçbir hücre bulunmadığı için vücut bu membranı sadece besin kaynağı olarak kullanır ve yaralanmış bölgede bulunan canlı hücreleri besler. Yaralanan bölgeye giden damarlarda çoğunlukla tahrip olduğu için o bölgedeki hücrelere gerekli maddeleri gönderemez. Bu sebeple amniyotik membran tek başına kullanıldığında bile yaranın büyük bir hızda onarılmasında rol oynar.

YARALARIN HIZLI İYİLEŞTİRİLMESİNDE NEDEN AMNİYOTİK MEMBRAN KULLANILIR

İçerisinde hücre barındırmadığı halde yaralı bölgede bulunan canlı hücrelerin beslenmesi için gerekli tüm maddeleri içerir. Aynı zamanda yara büyükse ve hücre sayısı çok azalmışsa üzerine yapılan kök hücre uygulamalarını kabul eder ve o hücrelere de besin kaynağı olur. Bu sayede yaranın içten ve gerekli hallerde dıştan tedavisinin gerçekleştirilmesi için vücuda en uyumlu ve besleyici yara örtüsü olarak kabul edilir. 

Üzerine gerekirse cildin ihtiyacı olan farklı hücreler de  ekilebildiği için , pek çok yara örtüsünün gerçekleştiremediği işlevi gerçekleştirir. 

YARALARIN HIZLI İYİLEŞTİRİLMESİ NEDEN BÜYÜK ÖNEM TAŞIR?

Vücuttaki herhangi bir bölgenin hasar görmesi ve o bölgenin bütünlüğünü bozan tüm durumlara yara adı verilir.  Yaralı bölge enfeksiyonlara açık olduğu için yara iltihaplanabilir ve yayılabilir. Tüm vücut sağlığını bozacak hale gelebilir. 

Derimiz vücudumuzun dışını korurken , organlarımızın çevresini de mukus denen koruyucu bir jel sarar. İç organlarımızı saran mukus zarı derimizden 200 kat daha fazladır.

       Vücutta hasar gören bölge işlevini yerine getiremediğinde bağlı olduğu diğer bölgelerin çalışmasını bozabilir.

Aynı zamanda hasar gören bölge; her türlü virüs, bakteri, parazit, mantar ve buna benzer vücudumuza zarar verebilecek etkilere karşı savunmasız kalır. Böylece vücudumuza zarar verebilecek ve hızlı yayılan  enfeksiyonlar gelişebilir. Enfeksiyon yayılması durumunda ise vücudumuzun genel sağlığı bozulmaya başlayabilir. 

Hızla enfeksiyon gelişmemesi, yaranın diğer bölgelere doğru yayılmaması için, yaralanmalar mümkün olduğunca hızlı tedavi edilmeli ve vücut tekrar kendisini savunacak hale gelmelidir. 

Hızlı tedavi sadece yaralanan bölge için değil vücudun savunma sisteminin tekrar bütünlüğü sağlaması için de önem taşır.



BÜYÜK VE GENELLİKLE İYİLEŞMESİ ZOR OLDOĞU DÜŞÜNÜLEN YARALARDA NEDEN AMİNİYOTİK MEMBRAN TERCİH EDİLİR?

Amniyotik membran, vücudumuzda bir yara oluştuğunda yaralı bölgede hala canlı olan hücreleri besleyerek yaranın hızlı iyileşmesini sağlar.

Ancak bazı yaralar çok geniştir ve amniyotik membran, canlı kalmış hücreleri beslese dahi, canlı hücre sayısı çok azdır. Yaralı bölge çok geniş olduğunda, başka bir bölgeden deri grefti (deri parçası) alınarak yaranın üzerine kapatılıyordu. Ancak yaranın büyüklüğü ve derinliğine göre amniyotik membran üzerine farklı kök hücreler koyularak yaralı bölgenin kendi kendine kapanmasını ve başka bir bölgeden deri grefti alınma zorunluğunu ortadan kaldırabilir. 

AMİNİYOTİK MEMBRAN ÜZERİNE EKİM YAPILABİLECEK HÜCRELER

OTOLOG FİBROBLAST

Cildimizi dik tutan bağ dokuları ile cildimizi pürüzsüz gösteren kolajen üretilen dokuların temel hücresi fibroblast hücreleridir. Cildimizin en üst tabakasını oluşturan keratinosit hücrelerinin hemen altında bulunan ve bağ dokusu ile kolajen üreten yani deriyi oluşturan temel hücreler olması sebebiyle laboratuvarda üretilerek hastadaki yaralı bölgeye amniyotik membran üzerine verilebilir. Bu sayede acildin atn hasar gürmüş yani sayısı azalmış hücrelerinin çoğalarak gelişmesini beklemek yerine, bölgede gereken hücreler dışarıdan verilmiş olur ve yara iyileşmesi büyük oranda hızlanmış olur. 

Dez avantajı genellikle hiç kimse deri hücresini acil durumlar için üreterek saklamadığı için 30-40 günlük bir sürede ancak üretilmiş olur.

Yaranın derinliğine göre hücre sayısı ve işlem tekrarı belirlenir. 

ALLOJENİK FİBROBLAST

Yeni doğan bebeklerde ve genellikle sünnet deri hücresinden, bebek doğduktan en geç ilk üç gün içerisinde alınabilir. Henüz proteinleri bağlanmamış olduğu için yetişkin ve farklı bir bireye verildiğinde ona uyum sağlama yeteneğine sahiptir. Başka bir hücre yapısına dönüşemez ancak uyum sağlama yeteneği sebebiyle kendimize ait deri kök hücresi fibroblastların yerine kullanılabilir.

Avantajı daha öncesinde laboratuvarda hazırlanmış pek çok allojenik deri hücresi olduğu için acil durumlarda istendiği miktarda ve hızlı şekilde ulaşılabilir olmasıdır. Yaranın derinliğine göre hücre sayısı ve tekrarı belirlenir.

OTOLOG SVF

Yağ dokularımız içerisinde farklı kök hücre ve hücre gruplarını barındıran zengin bir kaynaktır.

Vücuttan genellikle aspirasyon ya da liposuction ile alınan yağ dokusundan ;yağ hücreleri kök hücre laboratuvarlarında enzimler yardımıyla ayrıştırılır. Kalan kısım pek çok hücreyi içeren heterojen bir hücre kombinasyonudur. 

Bu hücreler arasında aşağıdaki hücreler bulunmaktadır; 

• Multipotent progenitörleri (adipoz doku kökenli kök hücreler) (Progenitör hücreler yeni hücre oluşumunu sağlayan hücrelerdir.)

• Kan hücrelerini oluşturan hematopoetik kök hücreler

• Damarları oluşturan ve tedavi eden endotelyal kök hücreler 

• Bağ dokularını ve kolajen üreten dokuları oluşturan fibroblast hücreleri

• Vasküler düz kas hücreleri 

• Mezenkimal adı verilen pek çok farklı doku hücresine dönüşme kapasitesi olan rejeneratif (yeniden yapılanmayı sağlayan) kök hücre grubu bulunur

Dönüşme özelliği yukarıda bahsedildiği gibi çok fazla sayıda hücreyi içermesi sebebiyle pek çok farklı tedavi için SVF kullanılabilir. 

Alınan yağ miktarı ne kadar fazla ise, ayrıştırma yöntemi kullanıldığı için,  o miktarda fazla hücre elde edilir. Bu hücreler tekrar ayrıştırılarak istenilen hücre kök hücre laboratuvarlarında çoğaltılabilir. İsteğe bağlı olarak ayrıştırma işlemi yapılmadan toplu olarak da kullanılabilir.

OTOLOG (KENDİ YAĞIMIZDAN ELDE EDİLEN KÖK HÜCRE ) SVF HANGİ DURUMLARDA  YARALANMALARDA AMNİYOTİK MEMBRAN İLE BERABER KULLANILIR?

Eğer yara genişse ve cildin üst katmanları dışında ayrıca alt katmanlarındaki damarlara kadar uzanan derin bir yaralanma mevcut ise amniyotik membran üzerine ekim yapılır.  

Avantajı ; içerisinde pek çok farklı dokuyu tedavi edebilecek pek çok farklı kök hücre bulunduğu için geniş ve derin yaralar üzerinde çok etikilidir ve tüm katmanların oluşmasında yardımcı olur. Bu sayede doku kaybı oluşmaz ya da minimum düzeyde oluşur. 

Kişiden alınabilecek yağ miktarında göre yüksek oranda hücre sayısı aynı gün içerisinde elde edilebilir ve hazır bir kök hücre kaynağı olarak depolanabilir. 

Dezavantajı ise yeni yaralanmış bir kişiden yağ alma işlemini yapmak o kişi için psikolojik olarak yorucu bir süreç olabileceği gibi yağ oranı çok düşük bireylerde işlem uygulanamaz. 

OTOLOG MEZENKİMAK KÖK HÜCRE

Yağdan elde edilen kök hücre süspansiyonu içerisinde Mezenkimal adını verdiğimiz ve pek çok farklı doku hücresine dönüşme yeteneği olan hücrelerdir.  Damar hücerlerinden kas hücrelerine , kemik hücrelerinden cilt hücrelerine kadar dönüşme kapasitesi olan bu hücreler geniş yaralarda amniyotik membran üzerine ekim yapılarak büyük boyutlu ve derin yaralın iyileşmesi için kullanılabilir. Bir kişinin kendisinden elde edildiği için Otolog adını alır. 

Dezavantajı; Yağdan elde edilen kök hücre süspansiyonu SVF içerisinden elde edildiği için, SVF elde etme aşamasında, yeni yaralanmış bir kişiden yağ alma işlemini yapmak o kişi için psikolojik olarak yorucu bir süreç olabileceği gibi yağ oranı çok düşük bireylerde işlem uygulanamaz. 

Aynı zamanda SVF elde edildikten sonra en az 30 gün boyunca ve yaranın durumuna göre gerekirse daha fazla sayıda hücre üretmek için daha uzun sürelere ihtiyaç vardır. 

ALLOJENİK MEZENKİMAL KÖK HÜCRENİN YARA TEDAVİSİNDEKİ HIZLANDIRICI ROLÜ

Bebek kordon bağında bulunan jelimsi bölge olan Wharton Jelly çok iyi bir mezenkimal kök hücre kaynağıdır. İçerisinde bulunan mezenkimal hücreler bir başkasına tam uyumlu olarak verilebilir. 

Aşağıdaki listede bir kısmı yer alan, aslında daha fazla sayıda farklı hücrelere dönüşebilme kapasitesi olan kök hücrelerdir

  • Osteoblast adı verilen ve kemik oluşumu ve devamında iyileşmesini sağlayan büyük boyutlu hücreler 

  • Kemik ve kıkırdak hücreleri  

  • İskelet kası iç liflerinin membranını kaplayan myoblast hücreler ve kas hücreleri

  • Yağ, tendon, doku ve organları birbirine bağlayan stroma dokusu

  • Preadiposit adı verilen hormon ve metabolik sinyalleri üreten hücrelerdir, 

  • Endotelyal hücreleri (Kan damarlarının içini döşeyen ve damarı oluşturan hücrelerdir)

  • Endotelyal progenitör hücreleri ve lökositleri  ( Progenitör hücreler yeni hücre oluşumunu sağlayan hücrelerdir.)

  • Fibroblast hücreleri (Cilt dokusunda bağ ve kolojen üreten dokuların temel hücresi)

  • Vasküler düz kas hücreleri (Düz kas hücrelerinden kendilerine ait sinir kaynağına sahip oldukları ve bilgilerin diğer bölgeye boşluklar sayesinde iletilen özel kas hücreleri)

  • Pek çok farklı organda bulunan ve sadece o organa ait olan faklı hücre türleri

  • Egzozom çok sayıda büyüme faktörü ve aminoasitler içeren, hücrelere çoğalma sinyalini veren protein kesecikleridir. Mezenkimal hücrelerin üremesi sırasında hücre etrafında oluşurlar. Mezenkimal kök hücre ile beraber kullanılması durumunda yeni hücre dönüşümünü mezenkimal kök hücre sağlarken, sayı artışının hızlı olmasını egzozom sağlar. 

  • Mezenkimal kök hücre çoğalması sırasında telomeraz enzimi ortaya çıkar. Telomeraz enzimi DNA da üretilen ve telomer boyutunu düzenleyen enzimdir. Telomer kısalması hücre ömrünü belirlediği için yaşlanmanın başlaması ve yaşlanma hızını belirler. Telomeraz enzimi sayesinde yaşlanma hızı yavaşlatılabilir ve yenileme hızı olması gerekenden daha hızlı olabilir. 

 

Tüm bu nedeneler ile derin ve çok fazla dokunun tahribat gördüğü durumlarda amniyotik membran vücudumuza ait canlı hücrelerin beslenmesini sağlarken, üzerine bırakılan mezenkimal kök hücrede listede yer alan doku hücrelerine dönüşerek iyileşme sürecinin hızlanmasında çok büyük rol oynar. 

 

AMNİYOTİK MEMBRAN İLE TEDAVİ SONUCUNDA 

 

           1.      Yeni doku oluşumunu ve hücre yenilenmesini teşvik eder. Bu sayede kalıcı iyileşmede hasta en son cerrahi aşamaya gelmemiş ise,  kullanılır. 

           2.      Cildin elastikiyetini ve dayanıklılığını artırır, yara dokusunun iyileşmesini  sağlar.

           3.      Dokuların nem dengesini koruyarak iyileşme sürecini hızlandırır.

           4.      İltihabı azaltır ve ağrıyı hafifletir.

           5.      Enfeksiyonu önler ve yara bölgesini korur.

          

 

AMNİYOTİK MEMBRAN NE TÜR YARALANMALARDA KULLANILIR

1.      Akut Yaralar:

Yanıklar

Sezeryan gibi ameliyat sonrası kapanacağı süre boyunca bakım gerektiren yaralar. 

Kolostomi ve ileostomi ameliyatı sonrası hızlı kapanması gereken yara çevresi 

Kesik ve yaralanmalar

Akne skar tedavileri sırasında; uygulanan tedaviye bağlı olarak yara oluşumu gerçekleşecek ise tedavinin hemen sonrasında hızlı ve etkili iyileştirici olarak kullanılır. 

2.      Kronik Yaralar:

           •        Diyabetik ayak yaraları: Şeker hastalarında iyileşmesi zor olan yaralarda

           •        Bası yaraları: Uzun süreli yatış nedeniyle oluşan yaralarda hızlı iyileşme sağlar.

           •        Venöz ülserler: Kan dolaşımı bozukluklarından kaynaklanan yaraların tedavisinde kullanılır.

           •        Cerrahi yaralar: Operasyon sonrası iyileşme sürecini hızlandırır ve enfeksiyon riskini azaltır.

           3.      Göz Hastalıkları:

Kornea yaralanmaları: Göz yüzeyindeki hasarların tedavisinde kullanılır.

Kuru göz sendromu ve diğer göz yüzeyi iltihaplanmaları.

           4.      Estetik ve Plastik Cerrahi Operasyonları sonrasında ameliyat izlerinin hızlı ve mümkün olduğunca az iz ile kapatılması amaçlı

AMNİYOTİK MEMBRAN NASIL KULLANILIR

Amniyotik membran sadece kök hücre laboratuvarlarında üretilebilen, soğuk zincir eşliğinde transferi yapılabilen ve uzman tarafından uygulanması gereken bir yöntemdir.

1. ADIM: Yara ve çevresinde bulunan ölü doku, yabancı ve zararlı maddeler temizlenir. Bu sayede mikrop kapmayacak bir yara yatağı ve yara çevresi oluşturulur

2. ADIM: Yara yatağı ve yara çevresindeki canlı olan hücrelerin yaşamasını sağlayacak besin ve nemli ortam sağlanır. Bu ortamı sağlamak için yaranın üzerine amniyotik mebran yara örtüsü serilir. 

3. ADIM: Yara genişse ve ya canlı hücre çok az ise; tedaviyi daha da hızlandırmak için, üzerine eksik hücre tedavisini hızlandırmak için Otolog ya Allojenik fibroblast ya da mezenkimal gibi kök hücre takviyesi yapılabilir. 

SONUÇ: İyileşmeyen ya da zor iyileşen yaralar hızla iyileşir.

Genellikle yaranın durumuna göre iz kalmaz ya da çok az iz kalır. 

Vücudun sağlıklı bir bölgesinden greft almaya gerek duyulmaz.

Acı ve ağrı gibi hisler hızla azalırken, yaranın hızlı tedavisi için gereken nemli ortam ve vücut sağlığı korunmuş olur.  





TEKNOLOJİ İLE YARA BAKIMINDA YER ALMAYA BAŞLAYAN AMELİYATSIZ YENİ YAKLAŞIMLAR

Aşağıdaki yöntemler yara bölgesindeki canlı hücreleri besleyerek tedavinin hızlandırılması amaçlı kullanılır

İnsan amniyotik membranı

Şeffaf polimerik film örtüleri

Köpük bazlı yara örtüleri

Hidrokolloid örtüler

Polimerik yara örtüleri

Aljinat bazlı yara örtüleri 

Hyaluronik asit bazlı örtüler

Hidrojel bazlı yara örtüleri

Antimikrobiyal örtüler

Yapay matrix deri greftleri

 

YARA TEDAVİSİNDE GELENEKSEL YÖNTEMLER İKİYE AYRILIR

1. CERRAHİ YÖNTEMLER

Cerrahi debridman: Nemli ve sağlıklı yara iyileşmesinin sağlanması için; ölü ve ya enfeksiyon olmuş yara etrafındaki fazla doku artıklarının, kemiklerin ve yabancı maddelerin temizlenmesi ve  ile yaranın kapatılması yöntemleri.  ve kemik gibi fazlalıkların temizlenmesini içerir. Yara yatağı ve kenarlarının tam temizlenerek bütün ele alınması tedavinin temelini oluşturur. 

Genellikle dikişle kapatılan bölge devamında pansuman ile tedaviye devam edilir. 

Geniş yara tedavilerinde ise yaralı olan hastanın sağlık bölgesinden deri grefti alınarak büyük olan yara bölgesi sağlıklı doku ile kapatılabilir. 

 

2. CERRAHİ OLMAYAN YÖNTEMLER

GELENEKSEL YÖNTEMLER

Yara yatağı ve çevresini temiz ve nemli tutarak vücudun sağlıklı bir şekilde yarayı tedavi etmesi için cerrahi yöntemler dışında ve ya beraberinde aşağıdaki yöntemler genel olarak kullanılır

Yara temizliği ve pansuman

İltihap önleyici antibakteriyel topikal ilaçlar 

Povidon-iyot, gümüş sülfadiazin ve diğerlerini içeren topikal kremler antibakteriyel etkileri sebebi ile tercih edilir

Negatif basınç tedavisi; genellikle ameliyat sonrası acil uzaklaştırılması gereken iltihaplı ya da yaraya zararlı sıvıların yara bölgesine cihaz yardımı ile ters basınç uygulayarak uzaklaştırılması yöntemidir.